TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Çamlıca Camii Konferans Salonu’nda ‘Camiler ve Din Görevlileri Haftası Programı’nda önemli açıklamalarda bulundu.
Kurtulmuş’un konuşmasından satır başları şöyle: Afganistan’daki deprem dolayısıyla Türk milleti adına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Sadece kendi kültürel değerlerimiz içinde camilerimizin önemini bir kere daha hatırlamış oluyoruz.
Camilerimiz bizim için istikamet ayarlama merkezidir. Kimisi Doğu’ya kimisi güneye döner. Yöneldikleri yer hep aynı istikamettir. Hepsi dünyanın merkezi olan Kabe’ye yönelir. 2 milyarı bulan Müslüman ne tarafa dönerse dönsün Kabe’ye dönerek Müslümanların bir olduğunu bütün kardeşlerine göstermiş olur.
Camilerimizin ikinci temel özelliği şehirlerimize vurulan birer mühür olmasıdır. Geniş coğrafyada Müslümanlar medeniyetlerinin mührü olarak camileri koymuştur. Camiler aynı zamanda günlük yaşamın merkezidir. Camiler vasıtasıyla bir kimliği ebediyen o şehre nakşetmişlerdir. Ayasofya’dan Yeni Cami’ye bu camilerin olmadığını varsaysanız bu şehrin diğer şehirlerden farkı yoktur.
Bugün de Müslümanlar yaşadıkları yerlere camiler üzerinden medeniyetlerini nakşederler. Hala ecdadın camilerinden gün yüzüne çıkarılamamış cami olduğunu biliyoruz. Bugün dünyada Müslümanlar yaşadıkları çağa damga vurmak için çok güzel camiler inşa ediyor. Bizim milletimiz camilere hizmet etmeyi büyük bir şeref olarak telakki eder. Mescidi Aksa’ya hizmet etmek de Müslümanlar için sorumluluklardandır.
MESCİD’İ AKSA KIRMIZI ÇİZGİMİZ
Mescid-i Aksa’nın uzun yıllardır işgal altında olmasını kederle izliyoruz. Ecdadımızın 4 asır boyunca yönettiği bu topraklarda bir tek din savaşı ortaya çıkmadı. Filistin topraklarındaki zulüm had safhada. Gerilimi kaygı ile izliyoruz. Sükûnet için itidale çağırıyoruz. Nasıl oldu da orta doğu böyle yaşanmaz hale geldi. Müşrref bir yerdir burası. Tüm dinlerin mensupları asırlardır bir arada yaşadığı gibi yine yaşayacaktır. Aksa Müslümanların kırmızı çizgisidir. Saldırılar kabul edilemez. BM kararlarına uymayanların yanına kar kalmıştır saldırılar. Uluslararası statünün korunması gerekiyor. Filistin topraklarındaki yabancı yerleşimcilerin uluslararası hukuk bakımından suç teşkil ediyor. İki devletli çözüm tek çıkar yoldur. Bir Filistin devleti kurulana kadar bu kargaşa sona ermeyecek. Ve iki taraflı çözümden başka yol olmadığı ortadadır. 67’de kabul edilen sınırlara dönülene kadar bu kargaşa sona ermeyecek. Herkesi haktan, barıştan yana olmaya davet ediyoruz. Başta Kudüs olmak üzere orta doğu barışının kapısıdır. Biz millet olarak bu üç büyük mescidimize de hürmet ettik. Kıyamete kadar hürmet etmek hizmet etmek bu millete nasip olacaktır.